İki
keşiş nehir boyunca giderken, nehrin karşısına geçmek için
yardım bekleyen bir kadına rastlamışlar. Kadın yüzme bilmiyormuş ve bu
yüzden çok korkuyormuş.
Keşişlerden genç
olanı kadına yardım edemeyeceklerini çünkü inançları gereği
kadınlarla temas kurmalarının yasak olduğunu söylemiş. Fakat
kesişlerden yaşlı olan, genç kadına yardım edeceğini söylemiş ve kadını
sırtına alarak nehrin diğer yanına geçirmiş. Diğer keşiş bu durumdan hiç
memnun olmamış. Ama kadın keşişe yardım ettiği için çok teşekkür etmiş,
şükranını göstermek için tekrar tekrar önünde eğilmiş.
Keşişler yollarına
devam etmişler. Yol boyu genç keşiş kendi kendine söyleniyormuş. Yaşlı
keşiş dayanamayıp yaklaşık bir mil sonra sormuş:
-
Neden hala söyleniyorsun, bir sıkıntın mı var?
Genç keşiş
kızmış olarak cevap vermiş:
-
Biz keşişiz; bir kadını sırtında taşıyıp karşıya geçirmek şöyle
dursun, kadınlara bakmamız bile yasak. Nasıl böyle bir hareket yapabildin? Diğer keşiş
gülümseyerek cevap vermiş;
- Ben
o genç kadını bir mil geride bıraktım. Sen neden hala
taşıyorsun?
taşıyorsun?
Hayatın akışında her
şeyi kendinize dert ederseniz, bunlar size artık katlanamayacak yükler
haline gelir. Geçmişte olan olaylar üzerine yoğunlaşmanın yükünüzü
artırmaktan başka faydası olmaz. Yüzümüzü geçmişe dönmek yerine geleceğe
bakmak gerekir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder