1 Mart 2019 Cuma

Materyalizm (Varlığı Madde Olarak Kabul Edenler)

Materyalizm  (Varlığı Madde Olarak Kabul Edenler)
Varlığı madde olarak kavrayan anlayışa materyalizm denir. Materyalizm, bilinç, ruhi varlık, tinsel varlık da dahil, bütün varlığı madde olarak anlar ve maddenin dışında başka bir varlık olduğunu kabul etmez. Düşünmek, tasavvur etmek v.b. ruhi olaylar da maddenin kuvvet ve hareketleridir.

Materyalizm İlkçağa kadar geri gider. İlk materyalist düşünürler sayabileceğimiz Demokritos (M.Ö. 460-360) ve Epikuros’a (M.Ö. 341-270) göre, varlık, maddi nitelikte küçük elemanlardan meydana gelir ve Demokritos bunlara atome (atom) adını verir. Bütün hareketler, düşünme ve diğer ruhi olaylar, boş mekânda atomların hareketinden ibarettir. Th.Hobbes (1588-1679), cisimler dünyasında meydana gelen bütün olayları mekanik olarak, maddî hareketlerle açıklar. Ruhi olayların temelinde maddi hareketler bulunur, maddi hareketlerle şartlıdır. Çünkü, Hobbes'a göre, ruh da maddi niteliktedir ve bütün gerçeklikler yalnız maddi olarak düşünülebilir.

Yeniçağda yine bir başka materyalist düşünür La Mettrie’dir (1709-1751). “İnsan-Makine (L’homme Machine)” adlı eserinde insanı bir makine olarak düşünür. Ona göre bütün ruhi hayatımız, bedenimizin  yapısına bağlıdır. Bedene bağlı olmayan bir ruh düşünülemez. İnsan, bu anlamda bir makinedir. Bu bakımdan hayvanla insan arasında hiçbir fark yoktur, fark yalnızca beynin insanda daha fazla gelişmiş olmasıdır. Bu da ruhi hayattaki zenginliği gösterir. Materyalist anlayış geçen yüzyılda da temsilciler bulur. Örneğin, L. Feuerbach (1804-1872)’a göre, tek bir varlık ve gerçeklik vardır, o da doğa varlığıdır. Yine L. Büchner (1824-1899)’e göre de yalnız madde vardır, evren madde ve kuvvete dayanır.

Yine geçen yüzyılın materyalistleri arasında K. Marx’ı (1818-1883) görürüz. Marx, Hegel’den hareket eder, fakat Hegel sistemini baş aşağı çevirerek kendi felsefesini oluşturur. Hegel’in aksine, Marx’ta idea varlığı meydana getirmez, tersine maddi gerçeklik düşünsel hayatı, ideayı meydana getirir. Bu süreci Marx dialektik bir yöntemle temellendirir. Bunun için Marx materyalizmine dialektik materyalizm adı verilir.

Geçen yüzyılın bu materyalist anlayışı, bilimde meydana gelen son gelişmeler nedeni ile, maddenin madde olarak geçerliğini yitirmesi, atom çekirdeğinin parçalanması olayı ile birlikte geçerliğini yitirmiştir diyebiliriz. Çünkü, katılığı olan ve madde dediğimiz nesnelerin tüm özelliklerinin değişmez taşıyıcısı olan ve yüzyıllar boyu böyle anlaşılan madde görüşü, büyük değişikliklere uğrar. Bu anlayış, madde dediğimiz varlığın, aslında maddi nitelikten yoksun bir algı tasavvuru olduğunu ve gerçekte madde denen bir varlığın olmadığını öne sürer. Öte yandan fizikte meydana; gelen gelişmeler de, şimdiye kadar katılığı olan bir varlık olarak anlaşılan madde anlayışını yadsıyarak, maddeyi bir kuvvet noktaları alanına dönüştürür. Buradan da modern fiziğin soyut-geometrik evren tablosu ortaya çıkar. Bütün bu son gelişmelerle de klasik materyalist varlık anlayışı gücünü yitirmiş olur.

Ek Bilgi:

Materyalizm, varlık veya gerçeklik hakkında bir görüştür. Bu görüşe göre varolan veya gerçek olan sadece maddedir. Madde evrenin asli veya temel kurucu unsurudur. Sadece duyumlarla algılanabilen varlıklar, süreçler veya muhtevalar vardır ve gerçektirler. Evren; zeka, gaye ve nihai sebepler tarafından yönetilmez veya yönlendirilmez.

Bu görüşe göre her şeyin kesin sebebi, maddi (cansız, zihni olmayan veya belirli temel fiziki güçler) süreçler veya varlıklar(mekanizm)dır. Zihni varlıkların, süreçlerin veya olayların yegane sebebi maddi varlıklardır. Tabiat üstü hiçbir şey var değildir. Zihni hiçbir şey var değildir.

Materyalistler her zaman fikrin tezahürlerini, madde ve maddenin hareketiyle izah etmeye çalışmışlardır. Eski atomculuk mezhebine dahil olanların yeni materyalistlere kadar bu mezhebin esası değişmemiştir. Duyum, fikir, en yüksek idraklar, az çok rakik bir maddenin hareketinden, uzvi vazifelerinden ve sinirlerin hepsinin titreşimlerinden ibarettir. Materyalistler ruhun varlığını inkar ettikleri gibi tabi olarak Allah’ı da inkar ederler.

Materyalizm, var veya gerçek olanı açıklayan bir görüştür. Her şey hareket halindeki madde ile veya madde ve enerji ile veya hu da (söz konusu edilen madde kavramına bağlı olarak) sadece madde ile açıklanabilir; bütün niteliksel farklılıklar niceliksel farklılıklara indirgenebilir. İlmin inceleyebileceği biricik konular, fizik veya maddi nesnelerdir. “O halde materyalizm, maddecilik düşüncesini benimsemekle yegane varlığın madde olduğunu, maddeden başka hiçbir cevherin bulunmadığını kabul eder. Ayrıca materyalizm, her türlü maddi ve manevi gerçekliğin özünü ve temelini madde görür; maddeyi hareketli ve alemde belli bir yer işgal etmiş ferdi varlıklar gibi tasavvur eder.”

Zihni varlıkların, süreçlerin, olayların yani her şeyin kesin sebebinin madde olduğunu; zihni ve doğaüstü hiçbir şeyin olmadığını; her şeyin hareket halindeki maddeyle veya madde ve enerji ile açıklanabileceğini; bütün niteliksel farklılıkların niceliksel farklılıklara indirgenebileceğini kabul etmektedir. Kısacası materyalizm, her şeyi, her türlü olayı maddeye irca etmekte maddenin bir yayılımı, açılımı, tezahürü olarak görmekte ve maddenin dışında hiçbir gerçeklik tanımamaktadır.

Materyalizm, dünya fikir tarihinde sistemli bir düşünce olarak ilk defa eski Yunan’da görülmektedir. Bu düşünce Yunan filozoflarından Leukippos ve Demokritos tarafından felsefi bir sistem haline getirilmiştir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder