8 Haziran 2020 Pazartesi

Hermetizm

Hermetizm
Hermetizm adının sonundaki “izm” son ekine bakılarak ilk bakışta bunun günümüzdeki bir felsefi akım olduğu sanılabilirse de, felsefi bir akım değildir. Kimilerine göre Hermes Trismegistus bir inisiye (ezoterik güçleri olan, spirütüal düşünen anlamında) idi, dolayısıyla öğretisi ezoterik bilgilerden oluşuyordu. Eski Yunan yazarlarına göre bu ezoterik öğreti Mısır’ın özellikle Teb ve Memphis tapınaklarındaki inisiyasyonlarda öğretiliyordu. Mısır kökenli Yunanca metinlerde Hermes Trismegistus’tan majinin, simyanın, astrolojinin, astronominin, tıbbın ve bilgeliğin kurucusu olarak söz edilir. Bu metinlerde ondan “üç kere büyük Hermes” anlamında “Hermes Trismegistus” olarak söz edilir. Kökeni ile ilgili varsayımlar Murry Hope gibi kimi araştırmacılar bu öğretinin Mu Kıtası ve Atlantis’e indirilen Sirius kültürü ya da öğretisinin İ.Ö. 16.000 yıllarında Mısır’a getirilmiş biçimi olduğu görüşündedir.
James Churchward bu öğretinin özgün adının Osiris dini olduğunu ve Osiris’in İ.Ö. 18-20.000 yıl önce Mu’da eğitilmiş bir Atlantisli bilge olduğunu ileri sürer. Churchward’a göre Osiris Atlantis’te dinsel bir reform yapmış ve reform yaptığı tek tanrılı din İ.Ö.16.000 yıllarında Atlantisli bilge Hermes Trismegistus tarafından Mısır’a getirilmiştir. Mısır’da Osiris’in yolu denilince bu dinin ya da öğretinin egzoterik (dış, şeriatla ilgili) kısmı İsis misterleri veya Horus yolu denilince de ezoterik (iç, yalnız inisiyelerce bilinen) kısmı anlaşılıyordu. Hermetika Hermetizm hakkında bilgi veren eski metinler günümüzde hermetika ya da zümrüt tabletler olarak adlandırılır. Bunlar eski Mısır’da kutsal alfabeyle yazılmış orijinal kayıtların farklı alfabelere çevrilmiş kopyalarının kısmen eski Yunanca’ya ve Latinceye çevrilmiş bölük pörçük parçalarından oluşurlar. Bu metinlerin İskenderiye yangınından ve bağnazların ellerinden kurtulabilmiş kısımlarındaki bilgilerin de, hem çeviriler sırasında hem de başka nedenlerle bir miktar anlam kaybına uğradıkları sanılmaktadır.
İskenderiye Kütüphanesi’nin 5.yy.’da Kilise tarafından yönlendirilen yıkımından sonra bu metinlerdeki bilgilerin günümüze dek korunabilmesinde, Pisagor, Platon ve eski Yunanlı yazarlar kadar, Ortadoğu’daki ezoterik ekollerin de büyük katkısı olmuştur. Ortadoğu’da korunan hermetik bilgiler Avrupa’ya özellikle Floransa yoluyla aktarılmış olup Kilise’nin tüm çabalarına rağmen Avrupa’da yayılmayı başarmıştır. Sözkonusu Yunanca ve Latince çevirilerin yazarları başta Poimandres olmak üzere, Zosimos, Fulgentius, Iamblikos ve John Stobaeus’dur. Hermetik bilgilerden bazıları eldeki metinlere göre şunlardır • Fiziksel alem süptil alemin aynasıdır. • Ezeli ve ebedi olan Tanrı, düşüncelerle anlaşılmaz. • Ruh ilahi bir ışıktır • Ruhlar yeryüzüne sınavlarla gelişim için gelirler, almaları gereken dersleri alana kadar tekrar tekrar doğarlar. • Kişiyi ölüm sonrasında vicdanı yargılar, kişinin yeryüzünde yaşarken yaptıkları unutulmaz. • Bu ruhlar bir zaman sonra büyük ışığa doğru çekilirler, onlara yol gösterilir. • Eski insanların kökeni Dünya-dışı’dır. • Evrende kozmik yasalar işlemektedir. • İnsanlar kaderlerini yaptıkları iyi ya da kötü hareketlerle belirler. • İnsanlar yaşadıkları dünyayı kirletmeleri halinde dört unsurun başkaldırmasıyla karşılaşacaktır. • Yunuslar ve arslanlar diğer hayvanlardan daha gelişmiş varlıklardır.
Kaynak: http://www.estanbul.com/hermetizm-431371.html#.Vh_xfHrtlBc


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder