Fârâbî’nin “El Medinet-ül Fâzıla (Erdemli Şehir)”sı
İdeal
düzen arayışlarında bulunan düşünürlerden biri de Türk filozof Fârâbî'dir. O,
bu konudaki görüşlerini "Erdemli
Toplumun İlkeleri Üzerine Kitap (Kitâb-el ârâ-el Medinet-ül Fâzıla)"
adlı eserinde açıklamıştır. Fârâbî İslâm’da siyaset
felsefesinin temelini atan kişidir. Siyaseti bir bilim olarak kabul eder. Ona
göre insanları toplum hâlinde yaşamaya yönelten, doğal zorunluluklardır. Çünkü
insan tek başına ne gereksinimlerini yeterince karşılayabilir ne de yetkinliğe
ulaşabilir. Bunu ancak, kişilerden birinin eksiğini diğeri ile tamamlayan toplum
sağlayabilir. Bu nedenle birey, toplum içinde yaşamadıkça yetkinliğe ulaşamaz.
Ona göre erdem yardımlaşmadır. Erdemli kent, gerçek mutluluğa ulaştıracak şeylerde yardımlaşan kenttir. Mutluluğa erişmek için yardımlaşan toplum, erdemli toplumdur. Bunun gibi, bütün uluslar mutluluğa varmak için birbirlerine yardım ederlerse dünya, erdemli bir dünya olur. O, bu anlayışını sonuna kadar götürür ve “En yetkin devlet, insanlığı kuşatan dünya devletidir." der. Fârâbî bu tutumuyla felsefesinden yararlandığı Platon'u aşar. Onun bu görüşünün İslâmiyetin getirdiği evrensel dinî toplum anlayışından kaynaklandığı söylenebilir.
Fârâbî'ye göre her devletin başında iyi ya da kötü bir yöneten bulunur. Eğer yöneten cahil, çıkarcı ya da anormal bir kişiyse yasalar mükemmel de olsa o yönetim kötüdür. O hâlde erdemli devletin başında aydın bir kişinin, bir filozofun bulunması gerekir. Bu durum yönetilenlerin de bilgi ve ahlâk yönünden yükselmelerini sağlar. Yönetime geliş de seçimle olmalıdır. Fârâbî devletin birden çok kişi tarafından yönetilmesinden yanadır. Yönetici ya da yönetici topluluğunda bulunması gereken nitelikler üzerinde de ayrıntılı olarak durur. Ona göre yöneticilik edecek kişide öncelikle şu erdemler bulunmalıdır: Akıllı, anlayışlı, belleği güçlü, okumaya meraklı olmalı ve güzel konuşmalıdır. Doğruluğu sevmeli, kötülük yapmaktan çekinmeli, dünya malına ve eğlenceye düşkün olmamalıdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder