İktidar
Kaynağını Nereden Alır?
Devletin kaynağıyla ilgili en eski görüş, bu
kaynağı ilahi temele dayandıran görüştür. Bu görüşe göre devlet, Tanrı
tarafından yaratılmış ve yönetme yetkisi belli kişilere veya gruplara
verilmiştir. Çağdaş devlet ülke, millet, iktidar ve egemenlik ögelerinden oluşan büyük bir kurumdur. Devletin bir ögesi olan iktidar ise toplumdaki
bireyler üzerinde devlet gücünü kullanma yetkisidir. Yani siyasi iktidar
toplumu yönetme gücüdür. Bu bakımdan siyasi iktidardan yoksun bir devlet
düşünülemez.
İktidarın kaynağı sorununu ele alanlardan birisi
Alman siyaset felsefecisi Max Weber'dir
(1864 1920). Weber, otorite
türlerini; a) Geleneksel otorite b)
Karizmatik otorite c) Hukuki otorite olmak üzere üçe ayırmıştır.
a)
Geleneksel Otorite:
Bu otorite gelenek ve göreneklerin egemen bulunduğu, değişme ve gelişmenin çok
yavaş olduğu durağan (statik) toplum ve kurumlarda görülür. Feodal toplumlarda
ve ataerkil aile tipinde bu otorite geçerlidir. Bu türden toplum ve kurumlarda
otoritenin kaynağı gelenektir ve yaşayan insanlardır. Örneğin; ölen hükümdar ya
da atanın yerine genellikle büyük oğlu geçer ve babasının buyurma gücünü ele
geçirir.
b)Karizmatik
Otorite:
Karizma: "Lütuf, tanrı vergisi" anlamına gelir. Karizmatik otorite,
liderin sahip olduğuna inanılan olağanüstü niteliklerinden doğar. Çoğu zaman bu
niteliklerin o liderde var olup olmadığı araştırılmaz, var olduğuna inanılır.
Burada iktidarın kaynağı doğrudan doğruya liderin özellikleriyle eylemleridir.
Örneğin, Atatürk'ün, iktidarının kökeninde işte bu karizmatik otorite bulunur.
c) Hukuki
ya da Demokratik Otorite: Bu otoritenin kaynağı yazılı kurallar yani hukuktur. Hukuk
kuralları, yönetilenleri olduğu gibi yönetenleri de bağlar. Demokratik
otoritede iktidarın kaynağını akıl ve hukuk oluşturur. Yöneticiler belli kurallara
göre iktidara gelirler, belirli sınırlar içerisinde yetkilerini kullanırlar ve
belirli kurallara göre iktidardan ayrılırlar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder