Disleksi,
en sık rastlanan öğrenme bozukluklarından biridir. Türkiye’de yalnızca ilkokul
çağında sayıları 1 milyon civarında olduğu tahmin edilmektedir.
Erkek çocuklarda kızlara nazaran 4 kat daha fazla görülüyor.Türkiye de ise bu tür çocuklar genellikle hiperaktif (dikkat dağınıklığı olan) çocuklarla karıştırılır. Disleksi hastası olan çocukların büyük çoğunluğu normal ve normal üzerindeki düzeyde zekaya sahiptir. Nedeni henüz bilinmeyen bu hastalık, konuşma, yazma, akıl yürütme, dinleme ve matematik yeteneklerinin kazanılmasında güçlüklere sebep olan öğrenme bozukluğudur.
Disleksi hastası olan çocuklar okulda ve ailede genellikle akademik alanda başarısız oldukları için, gerizekalı olarak bilinirler. Bu çocukların zeka seviyelerinde problem yoktur. Akademik başarısızlıklarının kaynağı zeka seviyeleri değil öğrenme bozukluklarıdır. Disleksi hasta çocuk okula başladığı ilk yıllarda arkadaşlarında geride kalmakta, okuma- yazmada problem yaşamakta, bazen aileleri tarafından okuldan alınmak bile istenmektedir. Ancak disleksi hastası olan bireyler içinde çok zeki olanları ( Albert Einstein, Harry Belafonte, Leonarda da Vinci, Tom Crouse) hem aileler hemde öğretmenler için birer örnek olmalıdır. Çocuğumuza uygun eğitim ortamı yaratabilirsek, onu destekler ve cesaretlendirsek ve ona zaman tanırsak, öğrenmesi için önünü açmış oluruz.
Disleksi’li çocuklarda dikkat bozukluğu da ayrı bir inceleme alanıdır. Bu nedenle bu çocukların dikkat eğitimine alınması onlar için faydalı olacaktır. Bu çocukların okuma ve yazma konusunda problemleri olduğu için sınavlarının sözlü veya çoktan seçmeli yapılması, klasik sınavlara oranla daha uygundur. Disleksinin oluş nedeni ve zamanına göre iki türü vardır. Doğuştan gelen gelişimsel disleksi ve travmaya bağlı disleksi.
Erkek çocuklarda kızlara nazaran 4 kat daha fazla görülüyor.Türkiye de ise bu tür çocuklar genellikle hiperaktif (dikkat dağınıklığı olan) çocuklarla karıştırılır. Disleksi hastası olan çocukların büyük çoğunluğu normal ve normal üzerindeki düzeyde zekaya sahiptir. Nedeni henüz bilinmeyen bu hastalık, konuşma, yazma, akıl yürütme, dinleme ve matematik yeteneklerinin kazanılmasında güçlüklere sebep olan öğrenme bozukluğudur.
Disleksi hastası olan çocuklar okulda ve ailede genellikle akademik alanda başarısız oldukları için, gerizekalı olarak bilinirler. Bu çocukların zeka seviyelerinde problem yoktur. Akademik başarısızlıklarının kaynağı zeka seviyeleri değil öğrenme bozukluklarıdır. Disleksi hasta çocuk okula başladığı ilk yıllarda arkadaşlarında geride kalmakta, okuma- yazmada problem yaşamakta, bazen aileleri tarafından okuldan alınmak bile istenmektedir. Ancak disleksi hastası olan bireyler içinde çok zeki olanları ( Albert Einstein, Harry Belafonte, Leonarda da Vinci, Tom Crouse) hem aileler hemde öğretmenler için birer örnek olmalıdır. Çocuğumuza uygun eğitim ortamı yaratabilirsek, onu destekler ve cesaretlendirsek ve ona zaman tanırsak, öğrenmesi için önünü açmış oluruz.
Disleksi’li çocuklarda dikkat bozukluğu da ayrı bir inceleme alanıdır. Bu nedenle bu çocukların dikkat eğitimine alınması onlar için faydalı olacaktır. Bu çocukların okuma ve yazma konusunda problemleri olduğu için sınavlarının sözlü veya çoktan seçmeli yapılması, klasik sınavlara oranla daha uygundur. Disleksinin oluş nedeni ve zamanına göre iki türü vardır. Doğuştan gelen gelişimsel disleksi ve travmaya bağlı disleksi.
Disleksili çocuklarda ;
Harfleri ya da rakamları ters algılar.Örneğin 3 rakamını E harfi gibi veya 6 rakamını 9 olarak gör
• Okurken ve yazarken satırları veya sözcükleri atlar
• Uzaklık ve derinlik algılamasında sorunları vardır.Bu nedenle eşyalara çarpabilir sandalyelerden düşebilirler
• Yön tayin edemez sürekli sağı solu karıştırırlar
• Benzer sesleri birbirine karıştırır,örneğin soba yerine sopa,kova yerine kofa der
• Günleri ardarda sayamaz
• Ödevlerini yapmayı unutur,sürekli hatırlatmak gerekir
• Kendisini çok zor ifade eder,kelimeleri sıralayıp cümle oluşturmakta güçlük çeker
• Önce-sonra dün-bugün gibi kavramları karıştırır
• Arkadaşları ile olan ilişkileri genellikle bozuktur
• Değişikliklere uyum sağlayamaz.
Harfleri ya da rakamları ters algılar.Örneğin 3 rakamını E harfi gibi veya 6 rakamını 9 olarak gör
• Okurken ve yazarken satırları veya sözcükleri atlar
• Uzaklık ve derinlik algılamasında sorunları vardır.Bu nedenle eşyalara çarpabilir sandalyelerden düşebilirler
• Yön tayin edemez sürekli sağı solu karıştırırlar
• Benzer sesleri birbirine karıştırır,örneğin soba yerine sopa,kova yerine kofa der
• Günleri ardarda sayamaz
• Ödevlerini yapmayı unutur,sürekli hatırlatmak gerekir
• Kendisini çok zor ifade eder,kelimeleri sıralayıp cümle oluşturmakta güçlük çeker
• Önce-sonra dün-bugün gibi kavramları karıştırır
• Arkadaşları ile olan ilişkileri genellikle bozuktur
• Değişikliklere uyum sağlayamaz.
DİSLEKSİ’NİN TEDAVİSİ
Disleksinin herhangi bir tıbbi müdahale ile tedavisi yoktur. Bir ilacı veya bir ameliyatı yoktur. Disleksi hastalarında görülen bazı problemler yaş ilerlediğinde atlatılabilir ancak bazen okuma vs. problemler kalıcı olabilir. Disleksi hastası bir çocugun özel bir eğitime alınması, çocuğa uygun sınavlar yapılması akademik başarısı için olumlu sonuçlar doğurur. Disleksi hastası ile yapılan çalışmalar onların hayatlarını kolaylaştırmak, topluma uyumunu artırmak için yapılır. Hastaların özgüvenlerini korumaları için onlara uygun eğitim ve iş fırsatı verilmelidir. Başarısız oldukları alanda baskı uygulama sadece özgüvenlerini yitirmelerine sebep olur. Erken tanı ve aile-okul-psikolog işbirliği tedavi aşamasının en önemli sac ayağıdır.
Disleksinin herhangi bir tıbbi müdahale ile tedavisi yoktur. Bir ilacı veya bir ameliyatı yoktur. Disleksi hastalarında görülen bazı problemler yaş ilerlediğinde atlatılabilir ancak bazen okuma vs. problemler kalıcı olabilir. Disleksi hastası bir çocugun özel bir eğitime alınması, çocuğa uygun sınavlar yapılması akademik başarısı için olumlu sonuçlar doğurur. Disleksi hastası ile yapılan çalışmalar onların hayatlarını kolaylaştırmak, topluma uyumunu artırmak için yapılır. Hastaların özgüvenlerini korumaları için onlara uygun eğitim ve iş fırsatı verilmelidir. Başarısız oldukları alanda baskı uygulama sadece özgüvenlerini yitirmelerine sebep olur. Erken tanı ve aile-okul-psikolog işbirliği tedavi aşamasının en önemli sac ayağıdır.
Mehmet Murat ALTAN
Psikolojik Danışman
yararlanılan kaynak: msxlabs.org
Psikolojik Danışman
yararlanılan kaynak: msxlabs.org
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder