2 Ağustos 2020 Pazar

Fordizm Nedir?

Fordizm Nedir?

Fordizm kavramı genel olarak Amerika’da Henry Ford tarafından geliştirilen ve daha çok kapitalist endüstriyel üretim sürecinde uygulanan ilkeleri tanımlamak için kullanılmaktadır. Önceleri gramsci tarafından Amerikan endüstriyel yaşam biçimini belirtmek için kullanılmış, daha sonra literatürde fordizm kavramı, kavramsal olarak kapitalist endüstrileşmenin daha çok 2.dünya savaşı sonrası gelişimiyle ilgili olarak kullanılmıştır.
Fordizmin özellikleri, a) üretimin standartlaştırılması, b) otomasyon yoluyla kitlesel üretim yapılması, c) sosyal refah devletinin düzenleyici ve kontrol edici rolü, d) üretimde merkezi örgütlenme ve taylorist yönetim anlayışı, e) kalifiye düzeyi düşük işçilerin büyük ölçekli işletmelerde yoğunlaşması olarak sayılabilir.
fordizmi çözümlemeye çalışan yaklaşımlarda temel olarak üç bakış açısı söz konusudur:
1) Fransız düzenleme okulu (aglietta, boyerve lipietz) fordizmi incelerken iki dinamik üzerinde durur:
a)Birikim rejimi: Fordist birikim rejimi, sermaye birikimine bağlı olarak kapitalist üretim süreci ile nihai tüketim arasındaki uyumluluktur. fordist birikim rejimi, devletin makro ekonomik politikalar ile piyasa ilişkilerini düzenlemesine, sosyal refah devletinin toplumsal hizmetleri etkin bir şekilde sağlamasına ve piyasadaki kitlesel talebe karşılık olarak kitlesel üretimin (bkz: seri üretim) standart olarak üretilmesine dayanır.
b)Düzenleme biçimi: gerek üretim sürecinde gerekse piyasada ortaya çıkan değişmelere paralel olarak var olan birikim rejiminin kendisini değiştirebilmesi ve geliştirebilmesidir.. bu, bütün kurumsal yapıların, normların, politik uygulamaların, kültürel değerlerin ve piyasa ilişkilerinin uyumlu bir şekilde birikim rejimine bağlı olması ve istikrarlı bir bütünlük göstermesidir. (örneğin fordist birilim rejiminde sosyal refah devletinin izlediği keynesyen politikalar, piyasa ilişkilerini düzenleyip kapitalist ekonomilerde planlı ve istikrarlı büyümeyi sağlamıştır.
Fransız düzenleme okuluna getirilen eleştirilere göre bu okul fordizmi incelerken sermaye birikim rejimi ve düzenleme biçimi esas almış ve kapitalist üretim süreci içindeki önemli role sahip diğer olgulara yeterince önem vermemiştir; hâlbuki fordizm teknolojik donanımdan devletin yapısına, endüstriyel yönetim anlayışına, piyasadaki tüketim kalıplarının değişimine, işgücünün istihdam ediliş biçimine, üretimdeki farklılaşmaya kadar bir çok etkeni içerir.

2)Piore-sabel ise fordizmi piyasadaki değişmelerle bağlantılı olarak ele alır. fordizm, kitlesel üretim ve kitlesel tüketim arasındaki dengelerin kurulduğu bir sistemdir. büyük ölçekli kitlesel üretim yapılan fordizm, düşük vasıflı işçilerin makinelerde rutin işleri yapmak üzere örgütlenmesidir. Asıl hedef piyasadaki istikrarlı ve büyük ölçekli talebi düşük maliyetli kitlesel üretimle karşılamaktır.
Ancak piore ve sabel’in fordizmi ele alış biçimi, ekonomik koşuların zorlamasıyla ortaya çıkan teknolojik gelişmeler ve bunun toplumsal değişim süreçlerine etkisi çerçevesindedir. Williams’a göre piore ve sabel’in yaklaşımı, toplumsal çatışmaların biçimlendirdiği teknolojik değişmelere dayalı bir ekonomik determinizmdir. piore ve sabel, kapitalist üretim sürecindeki değişimleri piyasalardaki gelişmelerle açıklarlar ama üretim sürecinin değişmesinde, ekonomik faktörler kadar endüstri ilişkilerinin bozulması gibi sosyolojik ve sosyal refah devleti anlayışının terk edilmesi gibi siyasal faktörler de etkilidir.

3) Murray, fordizmin temel ilkelerinin sadece kapitalist değil, sosyalist ülkelerin de endüstriyel yapılarını kapsadığını ileri sürer. Stalin dönemi temelli eski Sovyetler birliğinde de fordist özellikler taşıyan büyük ölçekli kitlesel üretimin esas alındığını belirtir. Sosyalist ülkelerde de büyük işletmelerde, kitlesel üretime uygun teknoloji kullanılmış, işgücü de taylorist-fordist ilkelerle, makine ve teçhizatların rutin hareketlerine uyumlu bir şekilde çalıştırılmıştır. Endüstriyel model de makro dengeleri kurmaya yönelik fordist-keynesyen anlayışa benzer bir şekilde piyasayı düzenleme, merkezden karar verme, ekonomik gelişmeyi planlama ve üretim-tüketim arasındaki uyumluluğu sağlama anlayışı ile hareket etmiştir.
(özetlenen kaynak: suğur, nadir(1999), “fordizm, post-fordizm ve ötesi”, anadolu üniversitesi edebiyat fakültesi dergisi, nisan, cilt: 1, sayı: 1, sayfa: 134-152.)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder